Ana içeriğe atla

Kepekli Pirinç Pilavı



Uzun zamandır beyaz pilav yemiyoruz. Daha sağlıklı olması adına kepekli pirinç tercihimiz. Tadı diğer pirinçten biraz daha farklı, buğdaya benziyor ve bir diğer farkı da pişmesi diğeri kadar kısa sürede olmuyor. Yani pilavınız ne yaparsanız yapın lapa olması mümkün değil, diri kıtır kıtır :p

Öğle yemeklerinde mecburen sıkça yediğimiz için evde pek sık pilav yapmam, ancak bazı yemekler var ki pilavsız olmaz. O zaman yapıyorum.

Annem derdi eskiden ekmeğin içinde kepek yada diğer tahıllar olursa, o ekmek ucuz olur, daha çok fakirlerin yemek zorunda kaldığı bir seçenek olurmuş. Yani kepekli makbul değilmiş. Şimdilerde ise herşey nasıl da tersine dönmüş, kepekliler daha da pahalı. Hele bu pirinç normal pirinçten çok çok pahalı.

Ancak Dia'nın ve Migros'un kendi adıyla sürdükleri kepekli pirinçler fiyat olarak daha makul ve onlar kullandım ben. Ancak bir de sahteleri var ki şaştım. Gayet şık karton pakette, iplikle dikilmiş bir pirinç almıştım. Ancak kahverengi görünen pirinçler yıkayınca beyazladı, içinde bir kaç kara pirinç katılmış, diğerleri beyaz pirinçti. Dolayısıyla hileci bakkal hesabı karıştırılmış pirinçler daha pahalıya satılabiliyor. Aman dikkat.

Yorumlar

Ayca Karaoglan dedi ki…
Zeytinin, kırmızı pul biberin boyandığını duymuştum ama pirince ben de şaştım kaldım :) Ben de annemden alışkanlık, herşeyin esmerini yedirirdi bize :) Ekmeğin, pirincin, bulgurun... Bir de buğday(döğme) çok severim. Fotoğraf ne güzel olmuş, bak olamaya başladı, ortalar net, diğer kısımlar hafif flu :)
Ayşe dedi ki…
Bloga her girisimde saglikli beslenme aliskanliginizi takdir ediyor ve ozeniyorum...masaallah...
teyze senmi dizdin öle pirinçleri =)

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yufkalı Lazanya

Kaç gündür yemek yapmadım doğru dürüst, hem kalan yemekler vardı, hem de birgün annemlerde kalmıştık. Bu gün sevgililer günü olması nedeniyle dün akşamdan sevgililer günü haftasonu kutlamalarına başladım. Eşime ufak bir hediye aldım ve sevdiği bir yemeği yapmak istedim. Daha önce çokça yaptım ama tarifimi yazdığım kağıdı kaybetmişim. Dün internetten baktım yine ancak eskiden nasıl yaptığımı hatırladım ve ona göre yaptım. Resimde görülen oval borcam için kullandığım malzeme miktarlarını yazacağım. Lazanyayı yufka ile yapıyorum çünkü küçücük lazanya makarnası çok pahalıydı ilk araştırdığımda. Bize lazım olan ise onun üç katı ben de yufkalı denedim ve hep öyle yapıyorum. Malzemeler: Katlara koymak için 4 yufka ; İç harcı için, 250 gr kadar kıyma, 2 soğan, 2 havuç rendesi, 10-15 tane mantar, 4-5 adet sarımsak, tuz, kekik, karabiber, fesleğen, kavurmak için sıvıyağ Beşamel sos için, 1,5 litre süt, 6-7 çorba kaşığı tepeleme un, tuz, biraz margarin, biraz karabiber (isteğe bağ

Lahanalı Makarna

Dün lahanaları çöpe gitmekten kurtarmak için ne yapsam diye düşündüğümü söylemiştim. Sarma ve salata dışında beyaz lahanayı pek tüketemiyoruz biz. Dün yabancı sitelerden araştırdım. Farklı tarifler var çok sayıda ama etle servis edilen olmasını istemiyorduk. Bu haftayı sebze haftası ilan etmiştik. Daha sonra makarnalı bir tarife rasladım. Neden olmasın dedik ve beraber yaptık eşimle. Kesinlikle daha sık yapılacak. Çünkü lahana tadını fazla almadan hoş bir lezzet elde ettik. Tarifi elbette biraz değiştirdik. Yakışacağını düşündüğümüz şeyleri ilave ettik. Yapılışına gelince. Küçük bir kuru soğanı piyazlık doğradım, lahanaları ince ince dilimledim, 1 havucu rendeleyip ilave ettim. Bunları az zeytinyağında kısık ateşte kavurdum. Sebzeleri fazla öldürmeyecek şekilde. İçine 4-5 sarımsak doğradım, pul biber ve karabiber ilave ettim. Ateşten almaya yakın ise küp küp doğranmış iki domatesi ve bol maydanozu ilave ettim. Birinci resimdeki nefis karışım çıktı ortaya. Daha sonra haşlanm

Girit Usulü Patates

Adının bu olduğundan emin değilim zira internette bu adla kayıtlı hiç yemek yokmuş. Kayınvalidem yapar bu yemeği ve o söylemişti, bu yüzden ona güvenerek bu ismi veriyorum. Ce gittiğinden beri yemek neredeyse hiç yapmıyorum, daha çok atıştırmalık hafif yiyecekler hazırlıyor, ya da başka yerde yemiş oluyorum. Bu Pazar evimde, fazla malzeme kalmamış ve sıcaktan canım birşey yemek istemiyorken, keyifle yiyebileceğim tek yemek bu. Aslında orjinalinde, arpacık büyüklüğü (yada biraz daha irisinden) dilimlenmemiş bütün halde soğanlar ve yine minik sarı patatesler var. Bunlar bütün olarak zeytinyağı ile birlikte ateşe konuyor ve kendi suyunda pişiyor. Ancak ben evde iri soğanlar olduğu için onları iri parçalara böldüm, patatesim yine sarı patatesti ama büyük oldukları için onları da doğradım. Kapalı kapak ile bir tencerede (mümkünse yapışmayan bir tencere) pişiriliyor. Ateş çok kısık olmayacak (ben ilk başta harlı, sonra orta ateşte pişiriyorum) çünkü özelliği o ki, soğanlar ve patatesler