Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Mart, 2009 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Çin Usulü Pilav

Bir önceki yazımda bu yemeğin tarifini verememiştim. Bu pilavı tamamen uydurarak yaptım ama esinlendiğim şeyler de oldu elbet. Eşimle ilk defa çin lokantasına gittiğimizde yediğim pilavı unutamıyorum. İçinde birçok şey vardı elbet ama benim en çok ilgimi çeken yumurta olmasıydı. Ben de ona benzetmeye çalıştım. Önce normal pilav hazırlar gibi hazırladım, önce arpa şehriye ve dolmalık fıstıkları kavurdum, sonra pirinci ilave edip biraz karıştırdıktan sonra suyunu ekleyip pişmeye bıraktım. Daha sonra ayrı bir tavada, taze soğanları bir kürdan boylarında uzunlamasına doğradım ve az yağda ölmeyecek kadar kavurdum. Ve soğanları aldıktan sonra da bir yumurtayı kırıp çırparak pişirdim. Parça parça olması gerekiyor ve hiç sıvık kalmamalı. (1 yumurta benim pilavıma az geldi, daha fazla da olabilir) Sonra hepsini pişen pilava karıştırdım. İçine biraz da pul biber ekledim. Çok değişik bir pilav olmuştu. Pilavın içine yumurtayı kesinlikle tavsiye ediyorum. Diğer malzemeler olmasa da

Somon Balığı ve Çin Usulü Pirinç Pilavı

Kaç gündür doğru dürüst yemek yapmadım, bunda biraz üşütüp karın ağrılarına bulaşmış olmamın da etkisi var tabiki. Canım pek birşey istemiyordu ve yapacak halim de yoktu zaten. Geçiştirdik çoğunlukla. Dün kendimi daha iyi hissediyordum ve kocacığıma bir ziyafet hazırlamak istedim. Gerçi bu bloğu takip eden bir çok yakınım yemeklerimi ilginç ve tuhaf buluyor. Yapılası şeyler olarak görmüyorlar. Başta da ablam. Bir türlü aynı tarzda buluşamadık. Yani bizim ziyafetimiz onlara eziyet gibi gelebiliyor. Neyse balık yapmaya karar verdim ancak hangisiniden olacağını bilmiyodum, balıkçıda gözüme ne kestirirsem onu alacaktım. Daha önceden somon balığını deneyecektim ama fırsat olmamıştı. Balıkçıda ona karar verdim ve alıp eve geldim. Hemen internetin başına geçip yerli yabancı (daha çok yabancı kaynaklarda buldum) bir çok tarif okudum. Hiç birini başlı başına uygulamadım, tüm bilgileri kafamda karıştırıp uyarladım. Çok çeşitli pişirme teknikleri var, fırın, tava, ızgara vs. Farklı sosl

Lavaş Ekmeğinden Sebzeli Pizza

Biliyorsunuz bundan önceki yemeğim dürümdü, dolayısıyla evde bitmemiş lavaşlarım var. Bu sabah kahvaltısına eşim lavaşları ısıt yiyelim dedi, arasına peynir falan koy. Tamam dedim mutfağa girdim. Çıkınca elimdeki bu görüntüye o kadar şaşırdı ki. Herşey tamamen doğaçlama oldu nasıl yaptım birdenbire ben de bilmiyorum ama harika olmuştu bayıldık ikimizde. Geniş bir teflon tavam var. Bir lavaşı koydum, dedim çok ince olacak bir tane daha koyayım. Ama Domino's'un çift katlı pizzası gibi olsun diye arasına peynir koymak geldi aklıma. Dolaba baktım biraz kaşar, biraz dil biraz da burger peyniri var. Bu burger peyniri iyi gider dedim. Bir katı döşedim. Üzerine salçalı birşey olmalı. Salçayı sulandırdım ama dedim ki çiğ kokacak en iyisi zeytinyağında kavurayım. Kavurmaya başladım. Birden bu salçanın içine soğan katılsa fena olmaz dedim. Soğan almak üzere gittim baktım, hepsi kocaman kocaman soğanlar kalmış. Uff şimdi bunu kim soyacak ve gerisi de kalacak. Dolapta taze so

Sebzeli Tavuk Dürüm, Naneli Ayran, Ispanak Salatası

Dün akşam canım öyle klasik akşam yemeği sofrası istemedi. Yolda aklıma dürüm yapmak geldi, eşimi aradım oluru aldım. Markete uğrayıp lavaşları temin ettim. İki kişilik akşam yemeği soframız. Masa, resimde ne kadar boş gözüktü gözüme. Portakal Ağacı'nın zengin masaları nerde bizimki nerdeeee. Ispanak, kıvırcık, taze soğan ve mısırdan oluşan salatamız. Bol limon, yağ ve tuzla iyice karıştırdım. Ispanak salatasını eşime ilk kez yaptım, roka zannetti. Karışım halinde rokayı andırıyor gerçekten. Dürümün yanına ne gider, tabi ki ayran. Ama benimki naneli. Karıştırırken içine biraz nane kattım. Tazesi daha iyi olur ama evde yoktu. Dürüm iç harcı için resimde görülen sebzeleri doğrayıp az yağda kavurdum. Hangi sebzeler mi? Soğan, yeşil biber, kırmızı biber, kabak, havuç. Daha sonra içine baharatları (ben tuz, karabiber, biberiye, pul biber ve kekik koydum) ekleyip küçük doğranmış tavukları da kattıktan sonra pişmeye bıraktım. Harç piştikten sonra bir miktar lavaşın i

Fırında Sütlü Patates

Dün akşam yemeklerimize ilave basit birşey yapmam gerkiyordu. Canımda nasıl patates kızartması istiyor ama dedim yine yapmayayım ağır olacak. Fazla kalorili olmasın diye uğraşıyorum ama ben yine de kilo almışım uff. Neyse geçen sefer fırında patates yaptığımda Ce demişti bunların üzerine süt döküp pişirsek güzel olabilir. Bende dilimledikten sonra üzerine biraz süt döktüm. Tepside yarım santim civarı (hatta daha az) süt olmuştu diyebilirim. Kısa zamanda pişti. Çok lezzetli yumuşacık oldu. Aşırı süt tadı yoktu. Fırına koymadan önce tuz yada baharat eklemedim çünkü belki uymayabilirdi çıkan tada göre ilave yapabilirim diye düşündüm. Herhalde kremalı patates ile tatları çok benziyordur. Ancak krema kadar kalorili olmadığı kesin. Ce yedikten sonra dedi ki, bunların üstüne bir de domatesli kekikli naneli bir sos yapıp dökelim o da güzel olur. Bir dahaki deneme de öyle yapacağım. Herhalde dün akşam canı keskin bir tat istemişti. Ortak noktada bir buluşabilsek.

Patlıcanlı Makarna ve Tavuk Şiş

Dün takip ettiğim sitelerden biri olan farklı mutfaklar da patlıcanlı makarna tarifi okumuştum. Evde kalmış olan bi tanecik patlıcanımı bu şekilde değerlendireyim dedim. Ama ben ordaki tariften tamamen farklı yaptım, yine her zamanki gibi yani kafama göre. Patlıcanları çok küçük doğrayarak kızarttım, ardından hellim peynirlerini de küçük küpler halinde doğrayıp kızarttım. En son olarak da küp doğranmış domatesleri sarımsakla birlikte az yağda pişirdim ve hepsini karıştırdım. Servis ederken üzerine koydum ancak karıştırılarak da yenebilir. Şiş tavuk yapmak için tavukları kuşbaşı parçalara ayırdıktan sonra, biraz yağ ve çeşitli baharatlarla (ben tuz, karabiber, kekik ve pul biber kullandım) karıştırıp tavada kızarttım. Geniş bir tavanız yoksa çubukları ikiye bölüp de kızartabilirsiniz.

Cumartesi Kahvaltısı Krepleri

Ne zamandır yazmadım biliyorum. Yemek yapmadığımdan değil, orjinal şeyler yapmadığımdan. Bu sabah yaptığım krepler de orjinal değil ama resim çekesim vardı. O yüzden çektim ve yayınlıyorum. Krebi un, süt ve biraz sıvı yağ ile yapıyorum, böylece tavaya ayrıca yağ koymuyorum. Usta ahçılar gibi krebi havaya atıp çevirmeme eşim şaşıyordu. Bu sabah ona yaptırdım, ilk denemede daha yapabildi. Krepleri marmelat gibi tatlı şekilde yemekten başka, içine zeytin ezmesi, krem peynir, kaymak-bal, yada salçalı baharatlı kahvaltılıklar sürerek yemek de mümkün. Ben tuzlu versiyonları daha çok severim ama resim çekmek için süzülen reçel görüntüsü istedim. Bu resimde hazırlarken. Bir yanda da karışık omletimiz hazırlanıyor. Hala bu omletten yiyoruz daha bıkamadık çünkü çok lezettli.

Kıymalı Milföy Kaseleri

Önceki günden kalan yemeklerimize ilave resimdeki şeyi yaptım. Eminim böyle tarifler vardır ama arayacak zamanım yoktu kafama göre uydurdum. Temel olarak kıymalı bir harç yaptım, milföy hamuruna koyup bohça şeklinde katladım. Üzerine de domatesli sos yaptım (eşim kupkuru yemekleri sevmiyor). Kıymayı soğan, sivribiber ile kavurdum. İçine biraz salça ve baharatlar (kekik, kırmızı biber, karabiber vs.) ekledim. Ancak milföy hamurları pişerken açıldılar kase gibi oldular ya bohçayı ters koymalı ya da kürdanla tutturmalı bundan sonra.

Nohutlu Pilav, Karnıbahar-Brokoli Yemeği ve Portakallı Kereviz

Eveet dün akşamın mönüsü. Geçen hafta fazla yemek yapamıştım iki gün başka yerde kaldık, bir gün eşim geç gelince fazla birşey paylaşamadım. Özlemişim yemek yapmayı. Yine uydurmasyonlara devam. Nohutlu pilav yaptım, dondurucuda yemek olmayacak kadar az nohut vardı. İçine doğranmış maydanoz ve dereotu (dünden kalmıştı) katacaktım pişirirken unuttum. Biz de yerken üzerine döküp yedik, çok güzeldi. Bu da karnıbahar yemeğinin brokolisi. Sabah sordum eşim sebze yemeği yap dedi. Karnıbahar yapayım mı? Yok istemem dedi. Ama ben yine de yaptım. O brokoliyi daha çok seviyor, ona brokolili kısımlardan kendime karnıbahardan :)) Soğanı salça ile kavurdum havuç karnıbahar ve brokolileri de ekleyip suyla pişirdim bu kadarcık. Bir de kereviz. Kerevizi bir süredir portakalla yapıyorum. Kokusu gitsin diye onu öneriyorlar, ben kokusunu çok sevsem de. Neyse bunu da zeytinyağı ve su koyduğum tencerede, portakallarla haşladım. Portakalın kabuğunu soydum, dilim dilim içine attım. Sıcak portak

Annemin Sütlü Çorbası

Ben ve kablam (küçük ablam) sütü pek sevmezdik, burnumuzu tıkayarak içerdik küçükken. Annem de bize süt içirmenin yolunu bu çorbayla bulmuş olacak ki, hiç yadırgamadan içerdik. Hatta yemekte bundan varsa diğer yemeklerden yemez kase kase ister, koca tencereyi yarışarak bitirirdik. Geçenlerde bu çorbanın kokusu geldi burnuma. Hemen aradım annemi, yapmak için tarifini aldım. Çok kolaymış şaşırdım. Bu kadar basit olduğunu sanmıyordum. Bulguru önce başka bir tencerede haşla dedi annem, sonra suyunu süzüp süt ile bir daha kaynat. Bu kadar. E anne yağı unu vs yok mu bunun dedim, yokmuş. Zaten süt yağlı olduğu için gerek yok dedi ve biraz da tuz at bu kadar. Bu akşam çorbayı yaptım, anneminkine benzemişti. Bu çorba tam bir köy çorbası gibi geliyor bana. Kokusu, tadı, şirin bir köy evinde, yer sofrasında oturarak tahta kaşıklarla aynı tencereden yemek yiyen kırmızı yanaklı insanların hayalini canlandırmama sebep oluyor.

Yeşil Mercimekli Makarna

Küçükken annem yeşil mercimek yaptığında yanına muhakkak makarna yaptırırdım. İkisi birlikte çok hoşuma gidiyor çünkü. Dün akşam eşim geç saatlere kadar çalışınca bende kendime dünden kalan yeşil mercimeğin yanına makarna yapayım dedim. Normalde resimde görüldüğü gibi düxgün şekilde değil, yoğurtla karman çorman halde yiyorum. O zaman lezzetler içiçe geçiyor. Baharat kullanmadım ama isterseniz biraz karabiber belki kimyon oldukça yakışır gibime geliyor.

Zeytinyağlı Enginar ve Peynirli Tortellini

Bir süredir uygulamaya çalıştığımız sebzeli ve sağlıklı beslenme etkinliğimiz devam ediyor. Tabi arada et ürünleri de oluyor fazla ağır olmamak kaydıyla. Dün akşam da zeytinyağlı enginar yaptım. Ben çok severim eşim fazla sevmese de yanına sevdiği şeyler yaparak yemesini sağladım. Enginar nasıl yapılılır hiç araştırmadım ve bilmiyorum da. Kafama göre yapıyorum. Zeytinyağında garnitürü (bu sefer mısır da kattım) kavuruyorum biraz, enginarları da içine atıp biraz daha karıştırıyorum. Su ve bir miktar da limon suyu ekleyip pişmeye bırakıyorum. Bu tortellinni ise hazır. Peynirlisini almıştık. Bana göre bizim makarna ve mantılarımızdan özel bir farklılığı yok. Görünüşü ve renkli oluşuyla biraz daha sevimli sadece. Üzerine çeşitli soslar yapılabilir elbet, ben uğraşmak istemedim ve rendelenmiş kaşar peyniri ile yedik.

Çörek Otlu Yumurta

Yeni omlet yapmayı öğrendiğim yıllarda, baharatlıklarda ne varsa içine atar karmakarışık omletler yapardım. Çok sevdiğim çörek otunu ise bolca kullanırdım. Bu sabah kendime çörek otlu yumurta yapayım dedim (Ce ye jambonlu, soğanlı, mısırlı ve kaşar peynirli yumurta yapıyorum. Çok seviyor haftalardır aynı yumurtadan yiyiyor). Bir yumurtayı çırpıp içine beyaz peynir ve çörek otu ekledim ve tavada pişirdim. Tadı poğaça gibi tavsiye ederim. Özellikle çocuklar sevebilir.