Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ocak, 2009 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Dana Jambonlu Omlet

Bu hafta yine pek yemek yapamadım, başka yerlerde kaldığımızdan ve bazen de işten geç çıktığımızdan hafif şeylerle geçiştirdik. Bu omleti geçen sabah yapmıştım. Brokolili omletten sonra Ce içinde soğan olan omletler istiyor. Ancak soğan miktarı gerçekten çok az, yarım soğanın dörtte biri kadar. Sadece tadı gelmesi için. Omletin içinde yok yok, soğan, dana jambon, mısır, kaşar peyniri var. Jambonları az yağda hafif kavurduktan sonra diğer malzemelerle karıştırdığım yumurtayı ekleyip iki tarafını da iyice pişiriyorum. Harika oluyor. Hafif öğle yemekleri için de ideal.

Balzamik Sirkeli Sebze Sote

Balzamik sirkeyi üç yıl kadar önce İtalya'da keşfettim. Her öğünde tatsız tuzsuz haşlanmış sebzeler oluyordu ve ben de sos bölümünden üzerlerine balzamik sirke dökerek yemeğe başladım. Çok hoşuma gitmişti. Daha sonra burda da evde hangi sebze varsa az yağda biraz balzamik sirke ekleyerek soteliyorum. Ben baştan koyuyorum ama sonra da konulabilir. Genelde bu soteye yakıştırdığım sebzeler; kabak, havuç, bezelye, biber ve kırmızı biber. Yemeklerin yanına ya salata ya da bu tarz bir haşlanmış sebze muhakkak yaparım. Ancak akşam evdeki sirke şişenin dibinde az miktar kalmış olduğundan varlığı görüntüsüne yansımadı ancak tadı vardı. Normalde kara bir renk olduğu için sebzeler de daha koyu renk oluyor. Tadı ise nasıl tarif edeceğimi bilmiyorum ama değişik bir tat arayanlar sevebilir. Balzamik sirke bu sezbelerden başka, brokoli, karnıbahar ve brüksel lahanasına da çok yakışıyor. İlerde öyle fotoğraflarını da yayınlarım. Bu arada siteme yeni bir tema buldum. Bu tema hoşuma gitti

Soslu Tavuk

Dün akşam daha önce Çin Yemeğine yaptığım tavuklardan yaptım. Bu sefer o yazımda belirttiğim gibi farklı bir sos kullanmak istedim. O yazıda özellikle midye tavanın yanında sunulan Tarator Sosu'nun yakışacağını düşünmüştüm. Ancak Ce o sosu değil de Tartar Sosu'nu istedi. Tartar Sos Tatarlardan gelen ve dünyada oldukça yaygın bir sos. Yabancı sitelerde araştırdık, bizim bilmediğimiz bazı otlar içeriyordu dolayısıyla onu yapmadık. Fakat bu tarifler o kadar çeşitli ki hangisi gerçek olan kestirmek zor bilmeyen için. Ancak Ce bir tarifte mayonez, maydanoz ve sarımsak karışımı olarak yazıldığını buldu. Ben pek güvenmesem de zaten araştırma yapmadan dahi önce kafamda birşey vardı. Yine onu yapmış oldum. Mayonezi ağır buldğum için, yoğurt çok az mayonez (1 kaşık), sarımsak ve maydanozdan böyle bir sos yaptım. Evde dereotu olsaydı biraz da ondan katacaktım. Dereotuyla daha hoş olacaktır. Tavukların üzerine servis edip yedik ve tadı harika uydu. Kesinlikle bundan sonra "iki

Elmalı Turta

Çok fazla hamur işleri yapmıyorum, ancak bu hafta sonu ablamlara gidince, miniklerin karne hediyelerinin yanında çok sevdikleri turtayı da götürmek istedim. Evde yapmaya vakit bulamadığımdan, ablamda prenses ile beraber yaptık. Resimde ana planda turta olması gererkirken diğer yiyecekler daha fazla ön plana çıkmış. Profiterolü Virgo ablam, poğaçayı da Paşa'nın annesi yapmış. Bu elmalı turtanın tarifi yine birkaç yıl önce internetten bulunmuş, çok kez denenmiş ve beğenilmiş bir tarif. Ben asıl tarifin yarım ölçüsünü yapıyorum bir orta boy tepsi oluyor. Hamuru için, yarım paket pargarin (125 gr, eritmeden), yarım su bardağı sıvı yağ, yarım su bardağı yoğurt, 1 çorba kaşığı pudra şekeri, vanilya ve kabartma tozunu karıştırıp aldığı kadar un ilave ederek yumuşak bir hamur elde ediyoruz. Diğer yandan 4 tane elmayı rendeleyip, tarçınla karıştırıp isterseniz fındık ceviz vs de ilave ediyoruz. Elmaları ayrıca kavurmuyoruz çiğ olarak kullanacağız. Hamurun yarıdan biraz fazlası

Kepekli Pirinç Pilavı

Uzun zamandır beyaz pilav yemiyoruz. Daha sağlıklı olması adına kepekli pirinç tercihimiz. Tadı diğer pirinçten biraz daha farklı, buğdaya benziyor ve bir diğer farkı da pişmesi diğeri kadar kısa sürede olmuyor. Yani pilavınız ne yaparsanız yapın lapa olması mümkün değil, diri kıtır kıtır :p Öğle yemeklerinde mecburen sıkça yediğimiz için evde pek sık pilav yapmam, ancak bazı yemekler var ki pilavsız olmaz. O zaman yapıyorum. Annem derdi eskiden ekmeğin içinde kepek yada diğer tahıllar olursa, o ekmek ucuz olur, daha çok fakirlerin yemek zorunda kaldığı bir seçenek olurmuş. Yani kepekli makbul değilmiş. Şimdilerde ise herşey nasıl da tersine dönmüş, kepekliler daha da pahalı. Hele bu pirinç normal pirinçten çok çok pahalı. Ancak Dia'nın ve Migros'un kendi adıyla sürdükleri kepekli pirinçler fiyat olarak daha makul ve onlar kullandım ben. Ancak bir de sahteleri var ki şaştım. Gayet şık karton pakette, iplikle dikilmiş bir pirinç almıştım. Ancak kahverengi görünen pirinçl

Bir Fincan Türk Kahvesi

Bugün yemek resmi eklemedim, akşam yaptım tabi ancak canım hiç resim çekmek istemiyordu. Ben de geçen gün çektiğim bu resmi paylaşmak istedim. Hocalarımdan birisi geçen hafta Urfa'ya gitmişti ders vermek üzere, gelirken hepimiz böyle kahve fincanları getirmiş. Dedim en çok ben sevindim çünkü sürekli gözüm mutfak eşyalarında. Çok hoşuma gitti hemen bir kahve pişirdim ve içtim. E tabi yanına da lokum. Kahveyi iyi pişiririm oldukça köpüklü olur ama resimdeki kötü oldu, çünkü evdeki kahve taze değildi. Evlenmeden önce her akşam yemekten sonra kahve içerdik hep beraber, şimdi eşim pek sevmediği için canım istemiyor ve dolayısıyla kahveler de bayatlıyor. Üç kız kardeş olduğumuzu ve büyük ablamın da iki kızı olduğunu biliyorsunuz. Her akşam yemekten sonra babam kendi uydurduğu "ah bir kızım olsaaaaaa, bana kahve yapsaaaaaaa" şarkısını söyler. Daha sofra toplanmadan birisi ocağın başına koşmuştur bile. Her birimiz 10 yaşlarında falan kahve yapmaya başladı ve yıllarca yaptı.

Bu Blog da Tatlandı

Nihayet ilk tatlımı yapabildim bu blog için. Aslında hep aklımda ama fazla tatlı tüketmiyoruz. İki kişi olduğumuz için de acil tatlı krizlerimizi hazır tatlılarla gideriyoruz. Zaten çalışan kişiler olunca işyeri yemekhanelerinde tatlı oluyor zaman zaman. Dolayısıyla evde yapmaya pek gerek kalmıyor. Bu tatlı çok basit ve pratik. Adına Elmalı Toplar diyeceğim. Elbette biryerlerden esinlenmişimdir ama kafadan yaptım. Elmalı Toplar Elmayı rendeledim ve pötibör bisküviyi ufalayarak içine ekledim. Elimle yoğurarak toparlanacak hale getirdim. Top şeklinde şekil verdim. Sonra ayrı bir kapta puding yada benzeri bişey (crem ole, erimiş çikolata da olur) hazırlayıp topları içine atıp güzelce buladıktan sonra tabağa aldım. Hindistan cevizi ile süsledim. İsterseniz içine dövülmüş fındık, ceviz, fıstık hatta hindistan cevizi bile ekleyebilirsiniz. Ayrıca sadece elmalı değil, muzlu, portakallı, yada herhangi bir başka meyve ile yapabilirsiniz. Pudingin kalanı da sade olarak yenilmek

Ekşi Tatlı Tavuk (Çin Yemeği)

Bu tarifi GeCe bloğumda da çok eskiden yazmış ve hatta google aramalarından bu tarifle ziyaretçi kapmıştım. Ce ile özellikle özel günlerimizde gittiğimiz lokantaların başında Çin Yemeği lokantası gelir. İkimizde değişik tatları çok severiz ama ben ne olduğunu bilmediğim ve çiğ balık yemem. Bu yüzden içinde bildiğimiz malzemeler olan menüleri tercih ediyoruz. Bu yemeği Selin Çağlayan'dan almıştım. Ancak o kadar çok yaptım ki kendi tarzımı oluşturdum. Eğer dışarda bu yemekten yediyseniz neredeyse aynısı oluyor diyebilirim. Yemek yine üç ana kısımdan oluşuyor. A: Sebzeli Karışım 1 soğan, 3 dolmalık biber (eşdeğer miktarda çarliston da olur), 2 havuç doğranıp biraz tuz ekleyerek iki yemek kaşığı zeytinyağı ile yüksek ateşte kavrulur. Kavururken başında durmak gerekiyor yanmaması için ve önemli nokta sebzeler diriliğini kaybetmeyecek, birkaç dakikada hazır olacak. Biber dolmasında çokça farkettiğimiz bir tadı vardır biberin. Bu tat eğer biber çok pişmişse ortaya çıkıyor. Ancak bu yemekt

Fırında Brokoli Ve Brokoli Çorbası

Son günlerde brokoli ile ilgili çok tarif oldu biliyorum ama bu görüntüler kayınvalidemden. Dün akşam oradaydık ve bize yine çok güzel yemekler hazırlamıştı. Ancak hepsinin resmini çekmedim çünkü bir süre sonra her yemeğin resmini çekmemim tuhaf kaçtığını düşünmeye başladım. Hele ışık ve netlik ayarları için zırt pırt yer değiştirip onlarca poz çekince... Kayınvalidem de blogumu takip ediyor arada ve bu yemek blogumdan tarifler almış çok sevindim. Benim tarifimle Coleslav salatası yapmış, uzun zamandır merak ediyormuş o da. Diğer salata da çok can alıcı gözüküyor. Fırında Brokoli Haşlanmış brokolileri tepsiye dizdikten sonra, üzerine cips şeklinde doğradığı patatesleri dizmiş. Ama önce patatesleri biraz yağ ve baharatla harmanlamış. Üzerine de krema döküp fırına vermiş. Tadı çok nefisti. Brokoli Çorbası Bunun tarifini almayı unuttum ama yine haşlanmış brokolilere krema ilave ettiğini biliyorum.

Aksesuarlarımdan

Bu tuzluk biberliği daha evlenmeden önce Bozcaada'dan almıştım. Evimizin ilk eşyalarından biridir. Masamıza sevimlilik katıyor. Ama birinin gözleri hep dışarda (kim o acaba?...) Dün ve bugün pek yemek yapmadım. Haftasonları daha tembel oluyorum nedense sipariş verdik. Bu ekmekçikler ilk denememde başarısız olduğum ekmekler. Ama atmıyoruz tabi, her sabah içine peynir koyup tost makinesinde yumuşatıyoruz. Böyle de çok hoş oldu.

Fırında Çupra

Bu hafta birgün balık yiyecektik ancak bu güne kısmetmiş. Genelde haftada bir yapmak istiyorum bir süre düzenli gidiyor ama sonra düzen bozuluyor. İş çıkışı balıkçılar çarşısına gittim. Unuttuğum anılara daldım. Her bir kasabanın, ilçenin, şehrin mutlaka bir çarşısı vardır. Bayram günlerinde çarşılar yürüyemecek kaar kalabalık olur. Esnaf birbirini sever, müşteriyi tanır onla sohbet eder. Giderken yine bekleriz abi(abla) larla sıcak bir şekilde uğurlanırsınız. Akşam çok da sık gitmediğim çarşıda dolaşırken, bu tarz konuşmaları hayretler içerisinde gördüm dinledim. Uzun zaman önce unutmuşum ben bunları. Yakınımızdaki süper marketlere sık sık gitsek de öyle olmuyor. Reyoncular ya da kasiyerler ile müşteri arasında (her gün görsek dahi) böyle bir sıcaklık kurulmuyor. Çarşıya daha fazla gitmeliyim. Büyük balıkları genelde aliminyum folyoya sımsıkı sararak fırında pişiriyorum. Kapatmadan önce üzerine biraz zeytinyağı döküyor, orasına burasına maydanoz, dilimlenmiş soğan ve bir

Mutfak Aksesuarlarım

Aksesuar eksiklerim olduğunu ve birşeyler almam gerektiğini söylemiştim. Bu akşam iş çıkışı biraz alışveriş yaptım. Resimde görülen kase ve onun setini, aşağıdaki sosluğu bir de değişik örtüler aldım. Örtüleri o kadar ucuza aldım ki çok sevindim. Resimde görülen hasır örtüyü ise kendim ördüm. Doğal kendir ipinden yaptım. Örmesi de duruşu da çok zevkli. Aksesuarlarım güzel olunca resimler de gözüme daha hoş gözüktü. Üstelik gece çekimi. Şu iplerden bir miktar da peçete bağlamak için ayırsam hiç de fena olmayacak.

Brokoli ve Karnıbahar Kızartması

Brokoli kızartmasını ne zmandır denemek istiyordum. Akşam karnıbaharları kızartmak için hazırladığım sostan kalınca bir miktar da brokoli kızarttım. Tadı karnıbahara göre daha güzel oldu. Karnıbaharın o mayhoş tadı onda yok. İkimizde onu daha çok sevdik. Bundan sonra yan ürün değil ana ürün olacak soframızda kendileri.   Karnıbahar ve brokoliyi aldıktan sonra haşlayıp derin dondurucuya koyuyorum. Çünkü tek seferde tüketemiyoruz. Akşam dondurucudan bir poşet çıkardım. Yaklaşık 4 çiçekten bu kadar çıktı. Karnıbaharları yatay olarak dilimleyip, un yumurta su ve tuzdan oluşan karışıma bulayıp kızartıyorum. Bazen içine başka baharatlarda katıyorum karabiber ve pul biber gibi. Ama yanına muhakkak sarımsaklı yoğurt olmalı. Tek başına çok cazip olmuyor.  Bir diğer yemeğim de zeytinyağlı barbunya idi. Yine haşlanmış olarak dolaba koyduğum için çıkardım, soğanı salça ile kavurup biraz küpü küp doğranmış patates de ekleyerek pişirdim. Bakliyat yemeklerim nedense az sulu oluyor. Ben ke

Pufidik Ekmek Tarifi

Yaptığım ekmeklere neden taktığımı anlatmak istiyorum. Yurtdışında bulunduğum zamanlarda orada yediğim ama burada bulamadığım bir ekmek bu. Özel adı var mı bilmiyorum ama araştırdığı kadarıyla, sweet bread, soft bread, bread roll gibi adlar veriliyor. Bu ekmeklerden belki burada özel pastanelerde yada restoranlarda bulunabilir belki ama ben hiç karşılaşmadım keşke karşılaşsaydım. Tadı inanılmaz yumuşak pamuk gibi, hafif tatlı, çok yağlı değil, sütlü çok güzel bir ekmek. Şekli yuvarlak, örgü, kruasan biçiminde olabiliyor. İçine bazen marmelat, çikolata konabiliyor. Bazılarının üzerine şeker tanecikleri serpiliyor, ya da pudra şekeri ile servis ediliyor. Ancak tuzlu yiyeceklerle de yenilebilir. Adını bilen ve yapmasını bilen varsa haberim olsun. Benim yaptıklarım bu resimdekilere görünüş olarak benzemedi pek. Ama tadı benzedi. Biraz tarife uyamasam da. Hem bu ikinci denemem daha ileriki denemelerimde aynen böyle yapacağım. Kafama taktım. Bizim de çok güzel poğaçalarımız var elbet, ancak

Pufidik Ekmek

Bir önceki yazımda bu ekmeğe kafamı taktığımı söylemiştim. Dün bir sürü yabancı site araştırdım, yapamazsam içim rahat etmeyecekti. Akşam annemlerdeydim orda yaptım. Bir çok tarif içinden bir tanesini seçmiştim. Ancak malesef tarife fazla uyamadım. Evde yeterinden az un kalmış akşam da alacak durumda değildik. Uydur kaydır bişey oldu işte. Ama oldu. Bir önceki denememde tarife bağlı kalmıştım o zaman olmamıştı. Yumuşacık pufidik bişey oldu. Çokça çektiğim resimlerden birkaçını koydum. Tarifini açıkça yazacağım ama şimdi çok acil işlerim var. Sanırım öğleden sonra bu ekmeğin yapılışını ve maceramı paylaşabilirim. Ayrıntılı tarifi bir diğer yazımda .

Mantar Soslu Makarna

Dün akşamın menüsü bir tabak yemek. Şipşak yemeklerimden Cordon Bleu, patates kızartması ve soslu makarna. Çok kalorili bir tabak gibi görünüyor fazla değil. Birincisi hiç ekmek yemiyoruz kahvaltı dışında. İkincisi tavuk fırında pişiyor, kızartmalar havlu ile yağlarından mümkün olduğunca arınıyor ve makarnada ise hiç yağ yok. Aslında sebzeli birşey daha yapacaktım ama evdeki malzemeler eksikmiş başka güne kaldı. Diğer yandan dün gider gitmez büyük bir hevesle Bu siteden aldığım tarifle pofuduk ekmek yapmayı denedim. Ama benimkiler bu resimdeki gibi olmadı kurabiye gibi oldu yaaaa :) Sinir oldum. Zaten ne zaman bir tarife göre yapsam olmuyor. Benim de tarfilere göre yapamama gibi bir sorunum var. Şu ekmeğe kafayı taktım bir kaç araştırma ve deneme yapacağım. Gelelim uyduruk mantar sosuma, evde kalan mantarların da değerlenmesi için yaptım. Mantarları ince ince doğrayıp çok az yağla kendi suyunda pişirdim. Yumuşadıktan sonra içine bir miktar krema, tuz,karabiber ve bir diş de

Kolay Su Böreği

Kolay Su Böreği Kolay su böreğini Pazar kahvaltısı için hazırladım. Yufkalı Tavuklardan kalan yufkaları fazla geç olmadan değerlendirmem gerekiyordu. Su böreğini ben en çok peynirlisini sevsem de Ce kıymalıyı daha çok seviyor. O yüzden bu da kıymalı oldu. Hazır yufkadan yapılan, içinde yine çok az yağ olan ve su ile pişen bu börek hem yumuşacık hem de çok hafif oluyor. Kıymalı harç için 200 gr kadar kıymayı, kıyılmış bir iri soğanla, tuz kekik ve karabiber katarak kavurdum. Pişmesine yakın içine bolca maydanoz ekledim. Tepsiye yufkaları ve kıymaları kat kat dizerken aralarına koymak için, büyükçe bir kasede hazırladığım sosu döküyorum. Sosu 250 gr süt, 3-4 kaşık yoğurt ve varsa suyu, biraz zeytinyağı ve bir yumurtayı çırpıp hazırlıyorum. Tepsiyi hafifçe yağladıktan sonra yufkaları dümdüz değil de büzüştürerek tepsiye koyuyorum. Kıymaları serpiştirip ardından her kata sostan bolca koyuyorum. Tüm yufkalar bitip kapayınca en üst kata da sosun kalanını döküyorum. Daha sonra sos

Brokolili Yumurta

Akşam yemeğini geçiştirdik dün akşam, ikimiz de öğlende fazla kaçırmışız. Kahvaltı için siteye koyacak bir şeyler yapmayı düşünüyordum. Mutfakta ne yapsam diye düşünürken burnuma eskilerden bir koku geldi. Bazen böyle olur, tanıdığınız birini düşünürken onun parfüm kokusunu, ya da deniz kenarında olmak isterseniz yosun kokusunu sanki almış gibi hissedersiniz. Benim de öyle oldu. Maldivlerde yediğimiz kahvaltılardan bir koku geldi burnuma. Restoran gerçekten çok büyüktü ve sadece omlet için 15-20 malzemenin olduğu bir stand vardı. İstediğiniz malzemeleri seçiyorsunuz ahçı hemen size omleti yapıveriyordu. Benim yaptığım onlarınki ile aynı değil elbet ama Ce de yediği zaman o da Maldivler'deki gibi olmuş dedi. Amacına ulaşmış yani. Neyse efendim omletin içine dil peyniri, biraz soğan ve biraz brokoli koydum. Tuz ve azıcık pul biberle destekledim. Zeytinyağında pişirdim o kadar. Güzel oldu. Veee resmi nihayet gün ışığında çektim. Öğrenecek çok şey var ama bu resim benim da

Salep Keyfi

Dün akşam son iki gündür yaptığım yemekleri bitirmek için hiç yemek yapmadım. Ancak bu blogumun bugün boş kalmasını istemedim. Akşam yemekten sonra yaptığım sıcacık salepin resmini paylaşayım dedim. Soğuk kış günlerini tarçınla zenginleşen nefis aromasıyla ısıtan salepin çok faydaları varmış. Bu sitede bulduğum yazıyı buraya aktarıyorum. Salep, ülkemizde özellikle Kahramanmaraş, Kastamonu, Isparta, Muğla ve Manisa dağlarında yetişen yabani orkidelerden yapılıyor. Çiçeklenmeye başlayan orkidelerin küçük yumrularında elde edilen salep tozu, bu lezzetli içeceğin yanı sıra dondurmanın da ana maddesi. Salep, sadece güzel bir lezzet kaynağı değil, aynı zamanda harika bir sağlık deposu. Eski günlerden beri soğuk algınlığına, ses kısılmalarına ve çeşitli rahatsızlıklara karşı kullanılıyor. İşte salebin faydalarından bazıları: 1. Soğuktan korur, vücut direncini artırır. 2. Bağırsakları çalıştırır, hazmı kolaylaştırır. 3. Öksürük ve bronşite karşı faydalıdır. 4. Zihinsel gücü artırır.

Yufkalı Tavuk, Coleslaw Salata

Dün akşam yine uzun zamandır yapmadığım spesyallerimden birini yaptım. Bu tarifi yine biryerlerde görüp denedikten ve çokça yaptıktan sonra kendime has ilavelerle baştan yaratılmış olan bir yemek. Adını hatırlamıyorum, kendime özel bir isim uydurmak isterdim ama Google aramalarında bulunması için basit bir isim seçmem gerektiğini düşündüm. Sonuçta insanlar adını bilmediği bir yemeği arayamazlar. Bende yufkalı tavuk dedim. Yufkalı Tavuk Bu tarifi birgün okulda hocalarıma yapmıştım (okulda bir küçük fırınımız var malzemeleri önceden hazırlayıp orda sadece pişirdim). Hepsi çok beğendi ve biri "sanki lüks bir lokantanın spesiyal yemeğini yedim" dedi. Gerçekten hem akşam yemeklerine hem de çay saatlerine giden bir tarif. Ne börek ne yemek. Yemeğin orjinalinde üzerindeki domates sosu yoktu, bu haliyle daha kuru olduğu için ana yemek değil de pilav ya da makarna gibi ikinci bir yemek oluyordu. Ben de sosla biraz sulandırmayı düşündüm ve gerçekten ilk kez denememe rağmen orj