Ana içeriğe atla

Fırında Brokolili Tavuk


Bir kaç ay önce Szeged'de bir restoranda brokolili tavuk yemeği yemiştim. Öyle hoşuma gitmişti ki fırınım olduğunda deneyeceklerim arasındaydı (evdeki mevcut fırın çok eski olduğundan kullanmıyordum, 20 gün kadar önce yeni fırınım geldiğinden beri aklımdaki her yemeği deniyorum sırayla). Brokolinin tadını tek başına pek sevmiyorum. Genelde çok değişik tatlara da izin vermiyor, ancak bu yemekte brokolinin tadı hem o kadar baskın değil hem de çok lezzetli.

Restoranda yediğim yemeğin tarifini bilmiyorum elbette, yerken çıkarmaya çalıştığım tatlardan itibaren kendim hazırladım. İlk lokmamı aldığımda "aa ne kadar da benzemiş dedim" sesli olarak. Tek bir farkı onda peynir tadının bir miktar daha baskın olmasıydı.


İlk başta kemiksiz tavuk parçalarını mümkün olduğu kadar ince kestim ve fırın kabına dizdim. Kabı öncesinde bir miktar yağlamakta fayda var yapışmaması için. Üzerine sadece tuz ve karabiber gezdirdim. Ardından rendelediğim peynirlerin bir kısmını koydum.

Daha sonra başka bir tencerede haşladığım brokolileri dizdim. Öncesinde daha yassı olması için bıçakla kestim çok yuvarlak olanları. Yine üzerine tuz, karabiber ve kalan peynirden koydum. Bu katta biraz zeytinyağı gezdirdim.

Yukarıda bahsettğim gibi benim peynirim fazla keskin tatlı değildi. Burada bulunan gauda peyniri daha iyi olacaktı sanırım. Türkiye'de ise dilim halinde satılan burger peynirlerinin yada cheddar peynirleri daha uygun olabileceğini düşünüyorum. Rendelemeden doğrudan dilim halinde de konulabilir.

En üstte de beşamel sos döküp fırına veriyoruz. Beşamel sosu ben yarım yağlı süt ve un ile yapıyorum içine bir tutam da karabiber ekliyorum. Peynirin tamamı beşamel sos içine de katılabilir pişme aşmasında.

Fırında üzeri kızarınca (15 dakka kadar) yemeğe hazır demektir. Tavuk zaten çok çabuk pişiyor. Yerken eşimle acaba içine başka bir baharat ya da sebze koysa mıydım diye konuştuk. O da yiyecekler arası uyum konusunda iyi bir öngörüye sahiptir. Onun fikri ise kesinlikle karabiber ve tuzun yeterli olduğu mevcut malzemeler dışında bir ilaveye gerek olmadığı idi. Bütün tatlar birbiriyle uyumlu olmuştu.

Yorumlar

lila1980 dedi ki…
Harika bir tat. Buzdolabımdaki brokoliyi bu şekilde hazırlayacağım. Teşekkür ederim tarif için.
biraydamasalı dedi ki…
nefis görünüyor.elinize sağlık:)
Adsız dedi ki…
Valla harika oldu ilk brokolili yemek deneyimim sayende tarifinle afiyet oldu:)
Daha cok yemek tarifi yazmalisin ki bizi dusun:)
( not nesra gmail hesabini acmak zor geliyooo )

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yufkalı Lazanya

Kaç gündür yemek yapmadım doğru dürüst, hem kalan yemekler vardı, hem de birgün annemlerde kalmıştık. Bu gün sevgililer günü olması nedeniyle dün akşamdan sevgililer günü haftasonu kutlamalarına başladım. Eşime ufak bir hediye aldım ve sevdiği bir yemeği yapmak istedim. Daha önce çokça yaptım ama tarifimi yazdığım kağıdı kaybetmişim. Dün internetten baktım yine ancak eskiden nasıl yaptığımı hatırladım ve ona göre yaptım. Resimde görülen oval borcam için kullandığım malzeme miktarlarını yazacağım. Lazanyayı yufka ile yapıyorum çünkü küçücük lazanya makarnası çok pahalıydı ilk araştırdığımda. Bize lazım olan ise onun üç katı ben de yufkalı denedim ve hep öyle yapıyorum. Malzemeler: Katlara koymak için 4 yufka ; İç harcı için, 250 gr kadar kıyma, 2 soğan, 2 havuç rendesi, 10-15 tane mantar, 4-5 adet sarımsak, tuz, kekik, karabiber, fesleğen, kavurmak için sıvıyağ Beşamel sos için, 1,5 litre süt, 6-7 çorba kaşığı tepeleme un, tuz, biraz margarin, biraz karabiber (isteğe bağ

Lahanalı Makarna

Dün lahanaları çöpe gitmekten kurtarmak için ne yapsam diye düşündüğümü söylemiştim. Sarma ve salata dışında beyaz lahanayı pek tüketemiyoruz biz. Dün yabancı sitelerden araştırdım. Farklı tarifler var çok sayıda ama etle servis edilen olmasını istemiyorduk. Bu haftayı sebze haftası ilan etmiştik. Daha sonra makarnalı bir tarife rasladım. Neden olmasın dedik ve beraber yaptık eşimle. Kesinlikle daha sık yapılacak. Çünkü lahana tadını fazla almadan hoş bir lezzet elde ettik. Tarifi elbette biraz değiştirdik. Yakışacağını düşündüğümüz şeyleri ilave ettik. Yapılışına gelince. Küçük bir kuru soğanı piyazlık doğradım, lahanaları ince ince dilimledim, 1 havucu rendeleyip ilave ettim. Bunları az zeytinyağında kısık ateşte kavurdum. Sebzeleri fazla öldürmeyecek şekilde. İçine 4-5 sarımsak doğradım, pul biber ve karabiber ilave ettim. Ateşten almaya yakın ise küp küp doğranmış iki domatesi ve bol maydanozu ilave ettim. Birinci resimdeki nefis karışım çıktı ortaya. Daha sonra haşlanm

Girit Usulü Patates

Adının bu olduğundan emin değilim zira internette bu adla kayıtlı hiç yemek yokmuş. Kayınvalidem yapar bu yemeği ve o söylemişti, bu yüzden ona güvenerek bu ismi veriyorum. Ce gittiğinden beri yemek neredeyse hiç yapmıyorum, daha çok atıştırmalık hafif yiyecekler hazırlıyor, ya da başka yerde yemiş oluyorum. Bu Pazar evimde, fazla malzeme kalmamış ve sıcaktan canım birşey yemek istemiyorken, keyifle yiyebileceğim tek yemek bu. Aslında orjinalinde, arpacık büyüklüğü (yada biraz daha irisinden) dilimlenmemiş bütün halde soğanlar ve yine minik sarı patatesler var. Bunlar bütün olarak zeytinyağı ile birlikte ateşe konuyor ve kendi suyunda pişiyor. Ancak ben evde iri soğanlar olduğu için onları iri parçalara böldüm, patatesim yine sarı patatesti ama büyük oldukları için onları da doğradım. Kapalı kapak ile bir tencerede (mümkünse yapışmayan bir tencere) pişiriliyor. Ateş çok kısık olmayacak (ben ilk başta harlı, sonra orta ateşte pişiriyorum) çünkü özelliği o ki, soğanlar ve patatesler